Ana sayfa Genel Bağlanma Teorisi

Bağlanma Teorisi

270

Yabancı Ortamlar Yöntemi

Psikolog Mary Ainsworth bağlanmanın niteliği konusunda bireyler arasında önemli farklar olduğunu savunmuş ve bu konuya Psikolog John Bowlby’den farklı bir yaklaşım getirmiştir. Bağlanmayı anlamak için bir deney tasarlamıştır. 

Deneyin Uygulanışı 

  • İlk aşamada bebek ve annesi odada bir süre yalnız bırakılır. Amaç bebeğin yeni ortama alışmasını sağlamaktır.
  • Bebek yeni ortama uyum sağladıktan sonra içeri bir yabancı girer ve anne bebeğe katılır.
  • Tam bu sırada anne bebeği yabancı kişi ile yalnız bırakarak ayrılır.
  • Anne odaya geri döner ve yabancı odayı terk eder.
  • Anne bebeği tek başına bırakarak odayı yeniden terk eder.
  • Yabancı odaya yeniden gelir. Anne odaya döner ve yabancı odayı terk eder. 

Ainsworth gözlemlediği dört davranışı 1’den 7’ye kadar derecelendirmiştir. Bunlar; 

  • Ayrılık anksiyetesi: Anne odadan ayrıldığında bebekte oluşan huzursuzluk
  • Bebekte keşfetme hevesi
  • Yabancı anksiyetesi: Yabancının bulunduğu sırada bebeğin davranışları 
  • Yeniden birleşme davranışı:  Bebeğin annesi geri döndüğünde sergilediği davranış

Bunun sonuncunda bebeklerde üç ayrı bağlanma davranışı olduğu gözlemlenmiştir:

  • Güvenli Bağlanma:  Güvenli bağlanan bebekler, üzüldüğünde bağlanma figürü (anne veya bakım veren başka biri) onu kolayca sakinleştirir. Sorun anında çocuk bağlanma figürüne ulaşır ve keşif sürecinde güvenli dayanak olarak kullanır. Deneyde bebeklerin %70’inin ortak davranışlar sergilediği ve güvenli bağlanmaya sahip olduğu görülmüştür. Ayrılma anksiyetesi yönünden baktığımızda anne odadan ilk ayrıldığında bebek huzursuzlaşmıştır. Çevresini keşfederken, annesini güvenli bir dayanak olarak kullanmıştır. Yabancı anksiyetesi açısından, anne odada olduğunda, bebek, yabancıya karşı sıcak, fakat anne odayı terk ettiğinde bebek yabancıya karşı sakıngan davranmıştır.

 

  • Güvensiz Kaçınmalı:  Güvensiz kaçınmalı bebekler daha bağımsızdır ve bu sadece fiziksel değil duygusal anlamda da var olan bir bağımsızlıktır. Çevreyi keşfederken veya stres altındayken çocuk bağlanma figürünü aramamaktadır. Bağlanma figürü ise duyarsızdır; yardımına koşmaz, bebeğin ihtiyaçlarını reddeder ve herhangi duygusal sıkıntıda yanında değildir.

Deneye katılan çocukların %15’i güvensiz kaçınmalı bağlanma göstermiştir. Bu çocuklar ayrılma anksiyetesi durumunda, anne odadan ayrıldığında herhangi bir huzursuzluk belirtisi göstermemiştir. Yabancı anksiyetesi açısından, yabancı odadayken çocuğun davranışları normal ve iyi olarak devam etmiştir. Anne odaya yeniden döndüğünde ise bebeğin anneye ilgisinin azaldığı gözlemlenmiştir.

 

  • Güvensiz Dirençli: Bu bağlanmada çocuk, bağlanma figürüne karşı kararsızdır ve bağlanma figüründen güven duygusunu alamaz. İletişime geçmeye çalıştığında onu rahatlatmaz ve genellikle reddeder. Ancak diğer zamanlarda yapışkan ve bağımlı davranışlar sergiler. 

Deneyde, anne odadan ayrıldığında bebeğin aşırı derece huzursuz olduğu gözlemlenmiştir (ayrılma anksiyetesi). Yabancı anksiyetesi yönünden, bebek yoğun bir korku göstermiş ve yabancıdan uzak durmuştur. Yeniden birleşme aşamasında ise bebek anne ile iletişim kurmamıştır. Bunlara ek olarak diğer bağlanma türüne sahip olan bebeklere kıyasla güvensiz dirençli bağlanan bebekler daha az keşif yapıp daha çok ağladmışlardır.

 

 

Bir önceki yazımız olan Uyum Bozukluğu başlıklı makalemizde DSM 5, uyum ve uyum bozukluğu hakkında bilgiler verilmektedir.

BİR CEVAP BIRAK

Please enter your comment!
Please enter your name here